Uzun Zaman Önce... Kimse Tarlaları Sabanla Deşmezdi. Toprağı Sınırlara Bölmezdi Hiç Kimse ve Suları Kürekle Yarmazdı. Kıyı Dünyanın Sonuydu. Ah Doğuştan Zeki İnsan,Buluşlarının Kurbanı! Öyle Korkunç ki Yaratıcılığın, Ne İşe Yarar Şehirleri Çevreleyen Şu Yüksek Duvarlar... Ve Niye Savaşmak İçin Silahlar?
Bu Blogda Ara
30 Ağustos 2012 Perşembe
7 Ağustos 2012 Salı
Eksilmesin dudağından gülüşün, eksilse yaşamından güneş.
Yüzün kararmasın gecede, gülümse düşlerinde yine.
Nereye uçar turnalar, nereye gider gökyüzü
Alıp kanatlarına umutlarını geçmişin?Sen yıkıldın altında göğün, yandın küçük bir pervane gibi.
Ah, küçük bir pervane gibi.Kim götürdü bakışından ışığı, kim aldı gözlerinden onu?
Kadehlerden yüreğine boşalan acı bir umutsuzluk, o mu?
Kime söyledin derdini, kimi sevdin gizli gizli?
Kimler uyandırdı içindeki kötü kırık türküleri?Ölenlerin adını unutma; türkülerin, meydanların.
Ah, bırakmasın onlar seni.
Ne de çabuk yıktın kendini sarıldın yalanlara, boşluğa.
Hey! Bak işçi tulumu giymiş umut!İsterse uçsun turnalar, isterse gitsin gökyüzü
Alıp kanatlarına bulutlarını rüzgarın.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)